En Çok Kullanılan Dijital Pazarlama Terimleri

Dijital pazarlamada başarılı olmak istiyorsanız bunun en etkili yolu birbirinden farklı ve her biri ayrı stratejik hamleyi ifade eden terimleri bilmektir! Terimler, alışık olmayan kişiler için ilk başta zor ya da korkutucu gelse de zaman içerisinde alışabileceğiniz türden terimlerdir. Gelin bu terimlerin her birinin anlamını ve dijital pazarlamada kullanım alanlarını inceleyelim;


SEO (Arama Motoru Optimizasyonu)

SEO, yani Arama Motoru Optimizasyonu, web sitelerinin arama motorlarında daha üst sıralarda yer almasını sağlamak için yapılan bir dizi teknik ve stratejik çalışmadır. Bu çalışmaların amacı, web sitelerinin organik arama sonuçlarında daha fazla görünürlük kazanarak ziyaretçi çekmesini sağlamaktır.

SEO’yu genel olarak iki ana kategoriye ayırabiliriz: Site İçi SEO ve Site Dışı SEO. Site İçi SEO, web sitesinin içindeki optimizasyonları kapsar. Anahtar kelimeleri doğru şekilde kullanmak, başlık etiketleri ve meta açıklamalarını optimize etmek, SEO dostu URL’ler oluşturmak, kaliteli ve kullanıcıya faydalı içerikler üretmek bu kategoriye girer, site hızının artırılması ve mobil uyumluluğun sağlanması da Site İçi SEO’nun önemli unsurlarındandır.

Site Dışı SEO ise web sitesi dışındaki faktörlerle ilgilenir. Bu kapsamda, diğer web sitelerinden kaliteli geri bağlantılar (backlink) almak, sosyal medya platformlarında web sitesini tanıtmak ve markanın online itibarını yönetmek büyük önem taşır. SEO stratejileri, arama motorlarının algoritmalarına uygun olarak geliştirilir ve sürekli güncellenir. Dolayısıyla web siteleri arama motorlarında daha üst sıralara çıkarak hedef kitlelerine daha kolay ulaşır.


SMM (Sosyal Medya Pazarlaması)

Sosyal Medya Pazarlaması (SMM), markaların ve işletmelerin sosyal medya platformları aracılığıyla hedef kitleleriyle etkileşim kurarak ürün ve hizmetlerini tanıttıkları, müşteri ilişkilerini yönettikleri ve marka bilinirliğini artırdıkları bir dijital pazarlama stratejisidir. Facebook, Instagram, Twitter, LinkedIn, YouTube ve TikTok gibi popüler sosyal medya ağlarını kullanarak hedef kitleye ulaşmayı amaçlayan SMM, günümüzde dijital pazarlamanın vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir.

SMM’nin temel bileşenlerinden biri içerik oluşturma ve paylaşmadır. Sosyal medya kullanıcılarının ilgisini çekecek özgün ve ilgi çekici içeriklerin üretilmesi ve paylaşılması büyük önem taşır. Fotoğraflar, infografikler, videolar ve canlı yayınlar gibi görsel ağırlıklı içerikler, takipçilerin dikkatini çekmenin etkili yollarından biridir.

Hedef kitleyi doğru belirlemek ve analiz etmek de başarılı bir SMM stratejisinin olmazsa olmazlarındandır. Demografik ve davranışsal analizler yaparak hedef kitlenin özelliklerini anlamak ve takipçi segmentasyonu ile farklı gruplara özel içerikler oluşturmak, markanın sosyal medyada daha etkili olmasını sağlar.


SEM (Arama Motoru Pazarlaması)

Arama Motoru Pazarlaması (SEM), web sitelerinin arama motorlarında daha görünür hale gelmesini sağlamak için kullanılan ücretli ve organik stratejileri kapsayan bir dijital pazarlama yöntemidir.

SEM’in temel amacı, arama motoru sonuç sayfalarında (SERP) üst sıralarda yer almak ve böylece daha fazla trafik çekmektir. Bu yöntemin iki ana bileşeni vardır: SEO (Arama Motoru Optimizasyonu) ve PPC (Tıklama Başına Ödeme) reklamları.

SEM’in en önemli bileşenlerinden biri olan PPC, Google Ads ve Bing Ads gibi platformlar üzerinden yürütülür. Burada, işletmeler belirli anahtar kelimeler için reklam verirler. Doğru anahtar kelimeleri belirlemek, PPC kampanyalarının başarısı için son derece önemli. Reklamların, hedeflenen anahtar kelimelerle uyumlu olması gerekir ve etkili reklam metinleri ile görseller hazırlamak, kullanıcıların reklamlara tıklama olasılığını artırır.


CPC (Cost Per Click / Tık Başı Maliyet)

CPC (Cost Per Click / Tık Başı Maliyet), dijital reklamcılıkta kullanılan bir fiyatlandırma modelidir ve reklam verenlerin, kullanıcıların reklamlarına tıkladığında ödeme yapmalarını sağlar. Bu model, özellikle arama motoru pazarlaması (SEM) ve sosyal medya reklamcılığında oldukça yaygındır. CPC’nin en büyük avantajı, reklam bütçesinin doğrudan kullanıcı etkileşimine dayalı olarak harcanmasını sağlamasıdır.


PPC (Pay Per Click / Tıklama Başına Ödeme)

PPC (Pay Per Click / Tıklama Başına Ödeme), dijital reklamcılıkta kullanılan bir ödeme modelidir. Bu modelde, reklam verenler yalnızca reklamlarına tıklayan kullanıcılar için ödeme yaparlar. Yani, reklamın yayınlandığı platform üzerinde reklam gösterilirken bir ücret ödenmez; ancak reklama bir kullanıcı tıkladığında veya etkileşimde bulunduğunda ödeme yapılır.


CRO (Dönüşüm Oranı Optimizasyonu)

CRO (Conversion Rate Optimization / Dönüşüm Oranı Optimizasyonu), web siteleri ve diğer dijital platformlarda kullanıcıların istenen eylemleri gerçekleştirmesi (örneğin, bir ürün satın almak, bir form doldurmak, bir abonelik kaydı yapmak vb.) için yapılan sürekli bir iyileştirme ve optimizasyon sürecidir. CRO’nun amacı, mevcut trafikten daha fazla dönüşüm elde etmek ve bu dönüşümleri artırarak işletmelerin hedeflerine ulaşmasını sağlamaktır.


Dönüşüm Oranı (Conversion Rate)

Dönüşüm Oranı (Conversion Rate), bir web sitesi veya diğer dijital platformlarda belirli bir hedefe ulaşan ziyaretçi sayısının, toplam ziyaretçi sayısına oranıdır. Bu hedef, kullanıcıların istenen bir eylemi gerçekleştirmesiyle ilgilidir. Bir ürün satın almak, bir form doldurmak, bir abonelik kaydı yapmak veya belirli bir sayfayı ziyaret etmek gibi.

Yüksek bir dönüşüm oranı, bir web sitesinin veya diğer dijital platformların kullanıcılarını etkili bir şekilde hedef kitleye dönüştürdüğünü ve belirlenen hedeflere ulaşmada başarılı olduğunu gösterir. Düşük bir dönüşüm oranı ise, kullanıcıların istenen eylemi gerçekleştirmede zorlandığını veya belirli bir engelle karşılaştığını gösterebilir ve iyileştirme gerektirir.


CPA (Cost Per Action / Aksiyon Başı Maliyet)

CPA (Cost Per Action / Aksiyon Başı Maliyet), dijital reklamcılıkta kullanılan bir ödeme modelidir. Bu modelde, reklam verenler belirli bir aksiyonun (örneğin, bir satın alma, bir form doldurma, bir abonelik kaydı yapma vb.) gerçekleştirilmesiyle ilgili olarak ödeme yaparlar. CPA modeli, reklam verenlerin yalnızca belirli bir hedefe ulaşıldığında ödeme yapmasını sağlar, bu da reklam bütçesinin daha etkili bir şekilde kullanılmasıyla alakalı bir husustur.


CPM (Cost Per Mille / 1000 Gösterim Başı Maliyet)

CPM (Cost Per Mille / 1000 Gösterim Başı Maliyet), dijital reklamcılıkta yaygın olarak kullanılan bir ödeme modelidir. Bu modelde, reklam verenler reklamlarının bin kez (1000 gösterim) görüntülenmesi için belirli bir ücret öderler. CPM, genellikle marka farkındalığı oluşturmayı ve geniş kitlelere ulaşmayı hedefleyen reklam kampanyalarında tercih edilir. CPM’nin temel avantajı, reklamverenlerin belirli bir kitleye reklamlarını geniş çapta gösterme olanağı sağlamasıdır.


ROAS (Return on Ad Spend)

ROAS (Return on Ad Spend), dijital reklamcılıkta kullanılan bir performans ölçütüdür ve reklamverenlerin reklam harcamalarının ne kadar etkili olduğunu değerlendirmelerine yardımcı olur. ROAS, reklam harcamalarına karşılık gelen geliri veya getiriyi ölçer.

ROAS’ın hesaplanması, reklam harcamalarıyla elde edilen gelirin (veya getirinin) oranını ifade eder. Genellikle bir sayı olarak ifade edilir ve çoğunlukla % olarak gösterilir. Yüksek bir ROAS değeri, reklam harcamalarının getirisinin yüksek olduğunu, düşük bir ROAS değeri ise reklam harcamalarının getirisinin düşük olduğunu gösterir.


CTR (Click Through Rate / Tıklama Oranı)

CTR (Click Through Rate / Tıklama Oranı), bir reklam veya içeriğin, kullanıcılar tarafından görüntülendiğinde ne sıklıkla tıklandığını ölçen bir performans ölçütüdür. CTR, reklamın veya içeriğin etkileşim düzeyini ve kullanıcıların ilgisini ölçmek için yaygın olarak kullanılır. Yüksek bir CTR, reklamın hedef kitleyi çektiğini ve kullanıcıların ilgisini çektiğini gösterirken, düşük bir CTR, reklamın veya içeriğin hedef kitle tarafından ilgi görmemesini veya etkilememesini gösterir.


PPC (Pay Per Click / Tıklama Başına Ödeme)

PPC (Pay Per Click / Tıklama Başına Ödeme), dijital reklamcılıkta kullanılan bir ödeme modelidir. Bu modelde, reklamverenler reklamlarının kullanıcılardan tıklama başına ödeme yaparlar. Yani, reklam yayınlandığında veya görüntülendiğinde bir ücret ödenmez, ancak reklamı bir kullanıcı tıkladığında ödeme yapılır.

PPC, genellikle arama motoru reklamları (örneğin, Google Ads gibi) ve sosyal medya reklamları (Facebook Ads gibi) gibi çevrimiçi reklam platformlarında yaygın olarak kullanılır. Bu platformlarda, reklamverenler belirli anahtar kelimeler, demografik özellikler veya ilgi alanları gibi hedefleme kriterlerine göre reklamlarını yayınlamak için belirli bir teklif verirler. Her bir tıklama için ödenecek ücret de bu teklife bağlı olarak belirlenir.


CTA (Call To Action)

CTA (Call To Action), bir web sitesinde, bir reklamda veya herhangi bir dijital içeriğin sonunda bulunan, kullanıcıları belirli bir eylemde bulunmaya teşvik eden bir metin, düğme veya grafik şeklindeki bir unsurdur. CTA’lar, kullanıcıların belirli bir hedefe yönlendirilmesini sağlar ve istenen eylemi gerçekleştirmelerini teşvik eder.


KPI (Key Performance Indicator / Anahtar Performans Göstergesi)

KPI (Key Performance Indicator / Anahtar Performans Göstergesi), bir işletmenin veya organizasyonun başarı seviyesini ölçmek ve değerlendirmek için kullanılan ölçülebilir bir metriktir. KPI’lar, işletmenin belirli hedeflerine ulaşma ve performansını izleme konusunda yol göstericilerdir.

KPI’lar işletmenin stratejik hedeflerine ve önceliklerine bağlı olarak belirlenir. İşletme sahipleri veya yöneticiler, işletmenin başarılı olması için kritik öneme sahip olan alanları belirler ve bu alanlarda performansı ölçmek için KPI’lar belirlerler. KPI’lar, belirli bir dönemde veya belirli bir projede işletmenin performansını izlemek ve değerlendirmek için kullanılır.


ROI (Return on Investment)

ROI (Return on Investment / Yatırım Getirisi), bir yatırımın getirisini ölçmek için kullanılan finansal bir ölçümdür. Yatırım yapılan varlıktan elde edilen kazancın, yatırım yapılan tutara oranını ifade eder ve genellikle yüzde olarak ifade edilir. Pozitif bir ROI, yatırımın getirinin yatırım maliyetine kıyasla yüksek olduğunu gösterir ve yatırımın karlı olduğunu gösterir.

Negatif bir ROI ise, yatırımın maliyetinin getirisini aştığını ve yatırımın zarar verdiğini gösterir. ROI’nin düzenli olarak izlenmesi, yatırım performansının takip edilmesine ve işletmenin stratejik hedeflerine ulaşma ilerlemesinin değerlendirilmesini de sağlamaktadır.


Bounce Rate (Hemen Çıkma Oranı)

Bounce Rate (Hemen Çıkma Oranı), bir web sitesine gelen ziyaretçilerin, giriş yaptıkları sayfadan hiçbir etkileşimde bulunmadan (örneğin, başka bir sayfaya gitmeden veya bir eylem gerçekleştirmeden) siteyi terk etme oranını ölçen bir metriktir. Yani, bir ziyaretçinin web sitesine geldikten sonra tek bir sayfayı görüntüleyip siteyi terk etme olasılığını ifade eder.

Bir web sitesinin düşük bir Bounce Rate’e sahip olması genellikle daha iyi bir kullanıcı deneyimi ve site içi etkileşimlerin daha yüksek olduğu anlamına gelir. Öte yandan, yüksek bir Bounce Rate, kullanıcıların siteyi hızla terk ettiğini ve istenen etkileşimlerin gerçekleşmediğini göstermektedir.


Kullanıcı Deneyimi (UX)

Kullanıcı Deneyimi (UX), bir kullanıcının bir ürünü, bir hizmeti veya bir uygulamayı kullanırken yaşadığı hissiyatı ve etkileşimi ifade eder. Kullanıcı deneyimi, kullanıcının ürün veya hizmetle olan etkileşimlerinin her yönünü kapsar: bir web sitesinin veya uygulamanın kullanılabilirliği, erişilebilirliği, kullanıcı arayüzü tasarımı, performansı, kullanıcı hedeflerine ulaşmada kolaylık, duyusal deneyimler ve kullanıcı memnuniyeti gibi unsurlar.

İyi bir kullanıcı deneyimi, kullanıcıların bir ürünü rahatlıkla kullanmasını, hedeflerine kolaylıkla ulaşmasını ve olumlu bir hissiyat yaşamasını sağlar. Kullanıcılar, bir ürünü kullanırken karşılaştıkları zorluklar, karmaşıklıklar veya hatalar nedeniyle hayal kırıklığına uğrarsa, bu kullanıcı deneyimi olumsuz olarak değerlendirilir.


Programatik Reklamcılık

Programatik reklamcılık, dijital reklamcılıkta devrim niteliğinde bir yenilik olarak karşımıza çıkıyor. Bu teknoloji, reklam satın alma ve satış sürecini büyük ölçüde otomatize ederek reklam verenlere ve yayıncılara önemli avantajlar sunuyor. Gerçek zamanlı teklif verme sistemi sayesinde, reklam verenler belirli bir hedef kitleye anında ve daha etkili bir şekilde ulaşabiliyorlar.

Reklam borsaları ve talep tarafı platformları aracılığıyla reklam verenler, reklam kampanyalarını daha verimli bir şekilde yönetebilirken, reklam yayıncıları da gelirlerini artırma ve reklam alanlarını daha etkili bir şekilde yönetme imkanı buluyorlar. Programatik reklamcılığın sunduğu bu olanaklar, reklam endüstrisindeki geleneksel yöntemlere kıyasla daha iyi hedefleme, daha yüksek verimlilik ve daha iyi geri bildirim gibi önemli avantajlar sağlıyor.


Dönüşüm Hunisi (Conversion Funnel):

Dönüşüm Hunisi, dijital pazarlama stratejilerinde kullanılan önemli bir modeldir. Kullanıcıların bir web sitesine erişiminden itibaren izledikleri yolun adımlarını adım adım gösterir. Bu adımlar, kullanıcının bir dönüşüm gerçekleştirmesi için izlediği süreci temsil eder.

İlk aşama olan “Bilinç”, kullanıcının ürün veya hizmetle tanıştığı noktadır. Ardından, “İlgi” aşamasında kullanıcı, daha fazla bilgi edinmek için araştırma yapar. “Düşünce” aşamasında, kullanıcı alternatifleri değerlendirir ve kararını verir. Son olarak, “Eylem” aşamasında kullanıcı bir dönüşüm gerçekleştirir. Dönüşüm Hunisi, kullanıcı davranışlarını anlamak ve optimize etmek için önemli bir araçtır.


Dijital PR (Dijital Halkla İlişkiler)

Dijital PR (Dijital Halkla İlişkiler), geleneksel halkla ilişkiler yöntemlerini dijital platformlara taşıyarak markaların çevrimiçi varlığını yönetme sürecidir. Markaların dijital medyada görünürlüğünü artırmak, itibarlarını güçlendirmek ve hedef kitleleriyle etkileşim kurmak için çeşitli dijital araçları kullanmalarını içerir. Geleneksel halkla ilişkilerin temel prensiplerini korurken, dijital PR, sosyal medya, içerik pazarlaması, etkileyici pazarlama ve diğer çevrimiçi stratejileri entegre eder.


E-posta Pazarlaması

E-posta pazarlaması, markaların müşterileriyle iletişim kurmak, ilişkilerini güçlendirmek ve ürün veya hizmetlerini tanıtmak için e-posta kullanmasıdır. Bu pazarlama stratejisi, müşterilere doğrudan ulaşarak özel teklifler, güncellemeler veya bilgilendirici içerikler gibi değerli mesajlar sunar. E-posta pazarlaması, markaların müşteri sadakatini artırmak, satışları artırmak ve marka bilinirliğini artırmak için etkili bir yol olarak kabul edilir.


Landing Page

Landing Page, dijital pazarlama stratejilerinin önemli bir parçası olan özel bir web sayfasıdır. Bu sayfa, genellikle bir kampanya, ürün veya hizmetin tanıtımı için tasarlanmıştır ve kullanıcıları belirli bir eylemde bulunmaya teşvik etmek için optimize edilmiştir. Landing Page, ziyaretçilerin dikkatini çekmek, ilgilerini uyandırmak ve onları dönüşüme yönlendirmek için özel olarak tasarlanır.


SERP (Search Engine Results Page)

Landing Page, dijital pazarlama stratejilerinin önemli bir parçası olan özel bir web sayfasıdır. Bu sayfa, genellikle bir kampanya, ürün veya hizmetin tanıtımı için tasarlanmıştır ve kullanıcıları belirli bir eylemde bulunmaya teşvik etmek için optimize edilmiştir. Landing Page, ziyaretçilerin dikkatini çekmek, ilgilerini uyandırmak ve onları dönüşüme yönlendirmek için özel olarak tasarlanır.


CRM (Customer Relationship Management)

CRM (Customer Relationship Management), bir işletmenin müşterileriyle ilişkilerini yönetmek ve geliştirmek için kullandığı bir strateji ve teknoloji sistemidir. müşteriyle etkileşimlerin kaydedilmesi, analiz edilmesi ve optimize edilmesi yoluyla müşteri deneyimini iyileştirmeyi amaçlar. İşletmeler, CRM sistemleri aracılığıyla müşteri bilgilerini toplayabilir, saklayabilir ve bu bilgileri kullanarak müşterilere daha iyi hizmet sunabilirler. İşletmelerin müşteri sadakatini artırması, satışları artırması ve işletme performansını iyileştirmesi için önemli bir araçtır.


B2B (Business to Business):

B2B (Business to Business), işletmeler arası ilişkileri ifade eder ve bir işletmenin diğer bir işletme ile yaptığı ticari etkileşimleri kapsar. Bu tür etkileşimler, ürünlerin veya hizmetlerin bir işletmeden diğerine satılması veya bir işletmeden diğerine tedarik edilmesi şeklindedir. B2B ilişkileri genellikle daha büyük hacimli satın almaları içerir ve işletmeler arasında karşılıklı fayda sağlamayı hedefler. B2B ilişkileri, özellikle tedarik zinciri yönetimi, toptan satış, iş ortaklıkları ve danışmanlık gibi alanlarda yaygındır. Bu tür ilişkilerde, işletmeler genellikle daha karmaşık satın alma süreçleri ve pazarlık stratejileri kullanırlar.


DA (Domain Authority):

DA (Domain Authority), bir web sitesinin arama motorlarındaki otoritesini ve güvenilirliğini belirlemek için kullanılan bir metriktir. Moz tarafından geliştirilen ve genellikle 0 ile 100 arasında bir puanla ölçülür. Yüksek bir DA puanına sahip bir web sitesi, arama motorlarında daha iyi sıralamalar elde etme olasılığı daha yüksektir çünkü bu, sitenin kaliteli ve değerli içerikler sunduğunu işaret eder.

DA, bir web sitesinin bağlantı profili, içerik kalitesi, kullanıcı deneyimi ve diğer birçok faktörü dikkate alarak hesaplanır. İşletmeler DA’yı artırmak için çaba sarf eder ve kaliteli içerik oluşturur, backlinkler oluşturur ve web sitesinin teknik ve kullanıcı deneyimi alanlarını iyileştirirler.


CMS (Content Management System):

CMS (Content Management System), web sitelerinin içeriklerini kolayca oluşturmanıza, düzenlemenize ve yönetmenize olanak tanıyan bir yazılım veya platformdur. Kullanıcıların web sitelerine içerik eklemelerini, düzenlemelerini ve yayınlamalarını sağlar, genellikle teknik bilgi gerektirmez. CMS’ler, kullanıcıların web sitesi içeriğini düzenlemek için kullanabilecekleri bir arayüz sağlar ve içeriklerin yönetimini kolaylaştırır.  Web sitesi sahipleri ve yöneticileri, içeriklerini güncel tutabilir, yeni içerikler ekleyebilir ve web sitelerini kolayca yönetebilirler. CMS’ler genellikle şablon tabanlıdır.


Backlink:

Backlink, bir web sitesinden başka bir web sitesine verilen bağlantıdır ve genellikle başka bir içeriğe yönlendirme yapar. Bu bağlantılar, bir web sitesinin otoritesini artırmak, arama motoru sıralamalarını iyileştirmek ve organik trafik çekmek için son derece büyük önem arz eder.  Bir web sitesine gelen kaliteli ve ilgili backlinkler, arama motorlarına bu sitenin değerli ve güvenilir olduğunu gösterir.

Dolayısıyla SEO (Search Engine Optimization) stratejilerinin önemli bir parçasıdır ve web sitelerinin sıralamalarını iyileştirmek için backlink oluşturma çabaları genellikle yapılır. Backlinklerin yanı sıra, sitenin sahip olduğu backlinklerin kalitesi ve kökeni de önemlidir. Organik olarak gelen ve yüksek otoriteli web sitelerinden gelen backlinkler, sitenin otoritesini artırabilirken, düşük kaliteli ve spam kaynaklı backlinkler sitenin itibarını olumsuz yönde etkileyebilmektedir.


A/B Testi:

A/B Testi, kullanıcı davranışlarını anlamak ve web sitesi veya uygulamanın performansını iyileştirmek için yapılır. Testler, kullanıcıların daha fazla tıklama yapma, daha uzun süre kalma veya bir eylem gerçekleştirme olasılığını artırma gibi belirli hedefleri başarmak için kullanılmaktadır.

İlginizi Çekebilir: E-Ticaret İçin 4 Önemli Pazarlama Aracı

Tavsiye Edilen Yazılar